9 asırdır çürümeyen beden

“1976 YILINDA RESTORE EDİLEN TÜRBEDEN KÜLLER ATILDI”
Cumhuriyet yılları döneminde Tekke ve Zaviyeler Yasası’nın ardından çevresinde bulunan müştemilatın tamamının bir şekilde parsellendiğini anlatan Dernek Başkanı Nihat Sofuoğlu, “Şu anda bulunan binanı içersine girmek için bir metrelik koridor dışında hiçbir şekilde başka bir şey kalmıyor. 1976 yılından başlayıp 1979 yılına kadar türbede süren restorasyon çalışmaları esnasında kurulan Aşıklı Sultan Türbesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin ilk başkanı rahmetli hacı babam Tevfik Sofuoğlu döneminde başlayan çalışmalarla, dışarıda bulunan bütün müştemilatların istimlakını yaparak buralar temizlendi. 1979 yılında da taş olan iç kısımları ile sandukaların bulunduğu alt kısımlarından hatırı sayılacak şekilde pislikler bulunuyordu. Tabutlarda çok uzun ve yüksekti. Bu yüzden sandukaların hepsini dışarıya çıkartmaya karar verdik. İlk tabutu kaldırdığımız zaman vücudu bozulmadan duran bir zatın olduğunu gördük. Bu sandukalardan ilkinde Mağribli Mehmet Ağa, ikincisinde de Recül-i Şüheda ve üçüncü sandukada da Aşık Sultan’ın yattığı bilinmektedir. Bu tabutların içersinde vücutları bozulmadan ama kesinlikle mumya olmadan zatlar yatmaktadır. 4’üncü ve 5’inci tabutlarda kimlerin yattıkları bilinmemekle birlikte tabutların içerisindeki meftunların kemikleri vardır. Tabutları dışarıya mescide alarak, alt kısımlarının temizliğini yaptık, üst kısmının da tıraşlama yapılarak sıvası yapıldı. Sandukaların bulunduğu yerin restorasyonu tamamlandıktan sonra sandukaların içerisinde yatan zatların, mevcut kefenlerini bozmadan üzerini yeniden kefenledik. Saç fırçasıyla dikkatli ve düzgün bir şekilde tahriş yapmadan temizliğinin yapılmasını sağladıktan sonra kefenlerin açık olan kısımlarından sandukanın içerisinde yatan zatların vücutlarının bozulmadan durduğuna bizzat şahit oldum” diye konuştu.